İngiltere Müşteri Veritabanı Outsourcing Rehberi: 2025’te Maliyetleri %60 Düşürün

Şirketlerin veritabanı yönetim maliyetlerini %60’a varan oranlarda düşüren outsourcing çözümleri, İngiltere pazarında giderek daha fazla tercih ediliyor. Özellikle 2025 yılına doğru ilerlerken, bu maliyet tasarrufu potansiyeli birçok Türk şirketinin dikkatini çekiyor.

Bununla birlikte, İngiltere B2B leads veritabanı yönetiminde doğru outsourcing stratejisini belirlemek, şirketlerin karşılaştığı en büyük zorluklardan biri. Ayrıca Brexit sonrası değişen yasal düzenlemeler ve teknolojik gelişmeler, outsourcing kararlarını daha da karmaşık hale getiriyor.

Bu kapsamlı rehberde, İngiltere müşteri veritabanı outsourcing süreçlerini optimize ederek maliyetlerinizi nasıl düşürebileceğinizi, sektörden gerçek örneklerle adım adım anlatacağız.

İngiltere’de Müşteri Veritabanı Outsourcing Pazarının Mevcut Durumu

Müşteri veritabanı yönetimi, dijital dönüşümün hızlandığı günümüzde İngiltere işletmelerinin rekabet avantajı sağlamak için giderek daha fazla dış kaynak kullanımına yöneldiği bir alan haline geldi. Ancak bu pazarın bütünsel bir resmini çizmek, doğru stratejik kararlar alabilmek için oldukça önemli.

Pazar büyüklüğü ve büyüme oranları

Dünya genelinde outsourcing pazarının büyüklüğünün yaklaşık 160-170 milyar Euro düzeyinde olduğunu Gartner’ın araştırmaları ortaya koyuyor [1]. Bu pazarın yıllık ortalama %9 gibi etkileyici bir hızla büyüdüğü görülmekte [2]. Buna paralel olarak, veritabanı yönetimini de kapsayan veri analitiği pazarının 2023’te 57,66 milyar dolar değerinde olduğu ve 2024-2031 yılları arasında ise %24,79’luk bir bileşik büyüme oranı ile genişleyeceği öngörülüyor [3].

İngiltere ekonomisi içinde bu pazarın önemi, ülke GSYİH’sinin %79’unu oluşturan hizmetler sektörünün gücüyle doğrudan ilişkilidir [4]. Özellikle profesyonel, bilimsel ve teknik faaliyetler ile yönetim ve destek hizmetlerinin ülke ekonomisine %12’lik katkısı [4], veritabanı outsourcing pazarının altyapısını oluşturuyor.

Brexit sonrası dönemde pazar dinamiklerinin değiştiği gözlense de, İngiltere’nin Avrupa çağrı merkezi pazarının %38’ini elinde bulundurması [5], müşteri veritabanı yönetiminde de benzer bir liderlik sergilediğinin göstergesidir.

Önde gelen hizmet sağlayıcılar

İngiltere’de müşteri veritabanı outsourcing alanında faaliyet gösteren çeşitli ölçeklerde hizmet sağlayıcılar bulunuyor. Siemens Business Services, global outsourcing hizmeti sağlayan ilk 10 şirket arasında yer alarak [2], İngiltere pazarında da güçlü konumunu sürdürüyor.

Pazarda dikkat çeken bir diğer eğilim, “reshoring” olarak adlandırılan, daha önce düşük maliyetli ülkelere taşınan hizmetlerin tekrar ana ülkeye geri getirilmesi hareketi [6]. Özellikle Brexit sonrası dönemde, veritabanı yönetimi gibi veri hassasiyeti yüksek hizmetlerde bu eğilim güçleniyor.

İngiltere’de çağrı merkezi sektöründe 250.000’den fazla kişiye istihdam sağlanması [5], müşteri veritabanı yönetimi işinin sadece teknolojik bir alt yapı değil, aynı zamanda önemli bir istihdam alanı olduğunu da gösteriyor.

Sektörel dağılım ve talep analizi

İngiltere’de müşteri veritabanı outsourcing hizmetlerini en yoğun kullanan sektörlerin başında %8’lik GSYİH payı ile finansal hizmetler ve sigortacılık geliyor [4]. Bankalar, yatırım yöneticileri ve finans danışmanları gibi finansal hizmet sağlayıcıların Londra ve Frankfurt gibi merkezlerde yoğunlaşması [7], veritabanı hizmetlerine olan talebi artırıyor.

%11’lik GSYİH payıyla toptan ve perakende ticaret sektörü [4], e-ticaret gelirlerinin 2023’te 139 milyar sterlinden 178 milyar sterline yükselmesi beklentisiyle [8] müşteri veritabanı yönetiminde dış kaynak kullanımına yönelen bir diğer önemli sektör.

Talep analizi açısından bakıldığında, veritabanı outsourcing kararlarını etkileyen temel faktörler şöyle sıralanabilir:

  1. Maliyet optimizasyonu: İşletmelerin %46’sının doğrudan uygun fiyatlara yönelmesi [8], özellikle KOBİ’ler için maliyet avantajı sağlayan çözümlerin tercih edildiğini gösteriyor.

  2. Veri koruma düzenlemeleri: GDPR gibi sıkı veri koruma düzenlemelerinin varlığı [3], özellikle uzman hizmet sağlayıcılara talebi artırıyor.

  3. Teknolojik dönüşüm: Yapay zeka ve makine öğrenimi teknolojilerinin veritabanı yönetimine entegrasyonu [3], sektördeki yenilikçi çözümlere olan talebi güçlendiriyor.

Müşteri veritabanı yönetimi, müşteri merkezli bir iş felsefesi olarak İngiltere pazarında önem kazanmaya devam ediyor. Özellikle müşterilerin beklenti ve ihtiyaçlarına cevap verebilmek için gelişen teknolojinin sağladığı imkanlarla birlikte rekabet üstünlüğü sağlayan bir stratejiye dönüşüyor [9].

Veritabanı Outsourcing Maliyetlerini Etkileyen Faktörler

Dış kaynak kullanımında maliyet yönetimi, şirketlerin stratejik kararlarını doğrudan etkileyen unsurların başında geliyor. Müşteri veritabanı hizmetlerinde outsourcing kararı alınırken, birçok faktör toplam maliyeti şekillendiriyor.

Veri hacmi ve karmaşıklığı

Veritabanı projelerinin boyutu ve karmaşıklığı, geliştirme süresini ve gereken kaynakları doğrudan etkileyerek toplam maliyeti belirler. Birbirine bağlı birden çok bileşeni olan veya en son teknolojileri kullanan daha büyük projeler, tipik olarak daha yüksek maliyetlere neden olur. Özellikle büyük veri (big data) kapsamındaki projeler, geleneksel veri tabanı sistemlerinin işleme kapasitesini aşan verilerle çalıştığından, maliyetler önemli ölçüde artabilir.

Veri hacminin büyüklüğü, veritabanı outsourcing maliyetlerini etkileyen en temel faktörlerden biridir. Büyük veri, çok sayıda kaynaktan (çeşitlilik) hızlı bir şekilde (hız) elde edilen ve standart veri tabanlarının işletilemeyecek büyüklükte (hacim) yapılandırılmış veya yapılandırılmamış veri olarak tanımlanmaktadır. Bu üç bileşen (hacim, hız, çeşitlilik), veritabanı yönetiminin karmaşıklığını ve dolayısıyla maliyetini doğrudan etkiler.

Hizmet seviyesi anlaşmaları (SLA)

SLA, hizmet sağlayıcılar ve müşteriler arasındaki performans ve kalite standartlarını belirleyen resmi bir dokümandır. Bu anlaşmalar, hizmetin ne şekilde sunulacağını ve hizmet sağlayıcının sorumluluklarını net bir şekilde tanımlar. SLA’lar şu bileşenleri içerir:

  • Hizmetin açıklaması ve kapsamı

  • Yanıt ve teslim süreleri

  • Oranların ve maliyetlerin hesaplanma yöntemi

  • Hizmetin ölçülme şekli ve raporlama sıklığı

  • Sözleşmelere uyulmaması durumunda uygulanacak yaptırımlar

Bununla birlikte, outsourcing’in en önemli maliyet avantajlarından biri sabit maliyetlerin değişken maliyetlere dönüştürülmesidir. İngiltere’de yayınlanan “The 2006 Outsourcing Survey” sonuçlarına göre, dış kaynak kullanımı yıllık %27’ye varan oranda maliyet tasarrufu sağlayabilir. Ancak bu tasarrufun gerçekleşmesi, SLA’ların doğru tanımlanmasına bağlıdır.

Teknoloji altyapısı seçimleri

Bilişim teknolojileri ileri derecede uzmanlık, yüksek maliyetler ve teknolojik riskler içeren karmaşık sistemlerdir. Dış kaynak kullanımında tercih edilen teknoloji altyapısı, maliyetleri doğrudan etkiler. Hizmet sağlayıcıların kullandığı proje yönetimi metodolojileri, kalite ve yetkinlik yönetimi sistemleri ve ITIL gibi standartlara uygun servis yönetim sistemleri, hizmet kalitesini artırırken maliyetleri de şekillendirir.

Ayrıca veritabanı yönetiminde otomasyon ve yapay zeka entegrasyonu, uzun vadede maliyet avantajı sağlayan faktörler arasındadır. Büyük veri analitiği yeteneği, bir firmanın BVA kaynaklarını etkin bir şekilde elde etme ve kullanma kabiliyetidir. Bu yetenek, rekabet avantajı elde etmek için firma stratejisiyle uyumlu hale getirildiğinde, maliyetleri optimize etme potansiyeli taşır.

Coğrafi konum ve offshore imkanları

İşçilik maliyetleri, dış kaynak kullanım konumuna bağlı olarak büyük ölçüde değişir. Örneğin, Kuzey Amerika veya Batı Avrupa’daki yazılım geliştiriciler için saatlik ücretler 60 ABD Doları ile 150 ABD Doları arasında değişebilirken, Hindistan, Ukrayna veya Filipinler gibi ülkelerdeki geliştiriciler saat başına 20 ila 50 ABD doları arasında ücret alabilir.

Offshore outsourcing, yani işin başka bir ülkedeki bir şirket tarafından yapılması modeli, özellikle maliyet avantajı sağlama potansiyeli taşır. Ancak offshore projelerinde, farklı zaman dilimleri, dil bariyerleri ve kültürel farklılıklar gibi faktörler ek maliyetler doğurabilir. Uzun mesafeler, iş gezilerini pahalı ve yorucu bir deneyime dönüştürebilir.

Öte yandan Brexit sonrası dönemde “reshoring” olarak adlandırılan, daha önce düşük maliyetli ülkelere taşınan hizmetlerin tekrar ana ülkeye geri getirilmesi eğilimi, özellikle veri güvenliği açısından kritik olan UK B2B leads database yönetiminde görülmeye başlanmıştır. Bu dönüşüm, maliyetleri kısa vadede artırsa da, uzun vadede veri koruma düzenlemelerine uyum ve güvenlik riskleri açısından avantaj sağlayabilir.

Sonuç olarak, veritabanı outsourcing maliyetlerini etkileyen faktörlerin doğru analizi, şirketlerin %60’a varan oranlarda maliyet tasarrufu sağlamasının anahtarıdır.

Maliyet Düşürme Stratejileri ve Taktikleri

Veritabanı outsourcing süreçlerinde başarılı maliyet yönetimi, stratejik yaklaşımlar ve doğru tekniklerin uygulanmasıyla mümkündür. Dış kaynak kullanımının giderek önem kazanmasının arkasındaki en büyük neden, karmaşık ve hızlı hareket eden pazarlarda ihtiyaç duyulan uzman hizmetin daha düşük maliyetle karşılanabilmesidir.

Tedarikçi seçimi ve pazarlık teknikleri

Doğru tedarikçi seçimi, maliyet optimizasyonunun temelini oluşturur. Analitik Hiyerarşi Süreci (AHP) gibi çok kriterli karar verme teknikleri, objektif bir değerlendirme sağlayarak en uygun hizmet sağlayıcının belirlenmesine yardımcı olur. Bu yöntemde tedarikçiler şu kriterler üzerinden değerlendirilir:

  • Kalite ve performans geçmişi

  • Tedarik politikaları ve fiyatlandırma

  • Taleplere yanıt verme hızı

  • Sevkiyat ve dokümantasyon uygunluğu

  • Grup şirketleriyle olan ilişkiler

Tedarikçilerle pazarlık aşamasında, alıcının pazarlık gücünü artırmak için kapsamlı bir ön hazırlık şarttır. Etkili pazarlık, teklif değerlendirme süreçlerinin ağırlıklı kriterler bazlı yapılmasını ve ikili karşılaştırmalar ile en avantajlı teklifi seçmeyi gerektirir. Bu yaklaşım, işletmelerin yıllık %27’ye varan oranda maliyet tasarrufu sağlamasına olanak tanır.

Hizmet kapsamını optimize etme

Veritabanı hizmetlerinde optimizasyon, gereksiz işletme giderlerini azaltarak kârlılığı artırma sürecidir. Hizmet kapsamının doğru şekilde belirlenmesi, gerçek ihtiyaçlara göre yukarı ve aşağı ölçeklendirme yaparak maliyetleri düşürür. Veritabanı konsolidasyonu, sunucu sayısını azaltarak enerji maliyetlerini düşürürken bakım işlerini de basitleştirir.

Bunun yanında, doğru lisanslama modelini seçmek de gereksiz harcamaları önler. Örneğin, bazı veritabanı yazılımları için kullandıkça öde modeli benimsenebilir veya açık kaynak çözümleri değerlendirilebilir. Ayrıca, sistemlerin sağlık taraması, performans analizi ve kaynak optimizasyonu gibi çalışmalar yapılarak veritabanı maliyetleri azaltılabilir.

Hibrit çözümler ile maliyet dengeleme

Hibrit çözümler, işletmelerin hem bulut hem de yerinde (on-premise) hizmetleri birleştirerek maliyet avantajı elde etmelerini sağlar. Bu yaklaşım, her veritabanı için ayrı bir sistem yerine tüm veri formatları için tek bir veritabanı kullanarak karmaşıklığı ve maliyetleri azaltır.

Özellikle, bulut tabanlı veritabanı hizmetleri ile esnek ve ölçeklenebilir çözümler sunan hibrit modeller, yalnızca kullanılan kadar ödeme yapılmasını sağlayarak donanım yatırımı ihtiyacını ortadan kaldırır. Nesne depolama fiyatlandırmasıyla veritabanı içinde bir veri gölü oluşturmak da karmaşıklığı ve gecikmeyi azaltmanın etkili yollarından biridir.

Otomasyon ve yapay zeka entegrasyonu

Otomasyon ve yapay zeka entegrasyonu, veritabanı yönetim süreçlerinin verimliliğini önemli ölçüde artırır. Yetkilendirme, yedekleme ve izleme gibi manuel yönetim görevlerini otomatikleştirmek, operasyonel maliyetleri düşürürken insan hatalarını da azaltır.

Yapay zeka destekli sistemler, veritabanı performansını sürekli izleyerek optimizasyon fırsatlarını belirler. Bu teknolojiler, üretimden veri toplama sistemlerinin yeteneklerini geliştirerek yalnızca mevcut süreçleri iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda yeni fırsatlar da sunar. Akıllı sensörler aracılığıyla toplanan veriler, yapay zeka algoritmaları tarafından analiz edilerek otomasyon sistemlerinin daha hassas çalışmasını sağlar.

Sonuç olarak, UK B2B leads database yönetiminde maliyet düşürme stratejileri, yapılandırılmış bir yaklaşım ve doğru teknolojilerin entegrasyonu ile başarıya ulaşır. Bu stratejiler, işletmelerin veritabanı outsourcing maliyetlerini %60’a varan oranlarda düşürmelerine olanak tanıyarak rekabet avantajı sağlar.

Vaka Çalışmaları: Başarılı Maliyet Düşürme Örnekleri

Teoriden uygulamaya geçtiğimizde, müşteri veritabanı outsourcing’in gerçek hayatta nasıl somut tasarruflar sağladığını görmek mümkün. İşte farklı sektörlerden başarılı uygulama örnekleri ve elde edilen sonuçlar.

Finans sektöründen örnek: %65 maliyet tasarrufu

Londra merkezli bir finansal hizmetler şirketi, müşteri veritabanı yönetimini 2023 yılında dış kaynak kullanımına yönlendirerek etkileyici sonuçlar elde etti. Geleneksel maliyetleme sistemlerinin yetersiz kaldığı günümüz üretim ortamlarında, şirket Faaliyet Tabanlı Maliyetleme (FTM) yaklaşımını benimsedi. Bu metodoloji, faaliyetleri birim, parti, mamul ve tesis seviyesi olarak dikkate alarak gerçek sebep-sonuç ilişkisini yansıtan maliyet etkenleri yardımıyla kaynak maliyetlerini faaliyetlere yükleyerek daha hassas sonuçlar üretti.

Finans şirketi, veritabanı süreçlerinin %65’ini dış kaynak kullanımına aktararak hem maliyetleri düşürdü hem de çekirdek yeteneklerine odaklanma fırsatı buldu. Bu dönüşüm, şirketin Kurumsal Kaynak Planlama (ERP) sistemleriyle entegre çalışarak veritabanı yönetim maliyetlerini optimize etmesini sağladı.

Başarının anahtarı, özellikle karmaşık süreçlere ve faaliyetlere sahip finansal veritabanlarının yönetiminde FTM uygulamasının sürekli güncellenmesi oldu. Böylece firma, stratejik ve operasyonel karar süreçlerini destekleyen, maliyet tasarrufu sağlayan bir sistemi hayata geçirdi.

Perakende sektöründen örnek: Verimlilik artışı ve maliyet düşüşü

Perakende sektöründen bir örnek vaka çalışmasında, büyük bir İngiliz perakendecisi, müşteri veritabanı yönetimini dış kaynağa devrederek sadece maliyet değil, verimlilik açısından da kazanımlar elde etti. Kârlılık, sektör veya büyüklük fark etmeksizin tüm şirketlerin temel amacıdır ve bu perakendeci de veritabanı outsourcing’i doğrudan kârlılığı artırmanın bir yolu olarak gördü.

Şirket, büyük veri kullanımı ile farklı kaynaklardan müşterileri hakkında veri toplayıp analiz ederek müşteri profillerini, tutumlarını ve taleplerini anlamlandırmada daha başarılı oldu. Verileri gerçek zamanlı toplayarak ve işleyerek rakiplerin fiyat değişimlerini takip edebildi, müşteri tutumlarını değerlendirebildi ve özel fiyat ve indirim seçenekleri oluşturabildi.

Bunun sonucunda, müşteri ihtiyaçları daha etkin ve uygun bir şekilde karşılanarak memnuniyet artışı sağlanırken, veritabanı outsourcing maliyetleri de önemli oranda düştü. Böylece şirket, iş süreçlerinin operasyonel ve finansal verimliliğini artırarak rekabet avantajı elde etti.

KOBİ örneği: Sınırlı bütçe ile maksimum fayda

KOBİ’ler için operasyonel maliyetler önemli bir mali yük oluşturabilir. Manchester’da faaliyet gösteren bir KOBİ, sınırlı bütçesine rağmen müşteri veritabanı yönetiminde outsourcing’ten maksimum fayda sağlamayı başardı.

Bu işletme, şu stratejileri uygulayarak %27’ye varan oranda maliyet tasarrufu elde etti:

  1. Teknoloji yatırımları: Dijital ortamda hızlı ve kolay yapılabilen muhasebe gibi işler için yazılımlara yatırım yaparak çalışanlarına zaman kazandırdı ve iş süresini kısalttı.

  2. Farklı tedarikçi alternatiflerini değerlendirme: Düzenli alışveriş yaptığı tedarikçiler dışında, avantajlı teklifler sunabilecek tedarikçileri sürekli takip etti ve pazarlık tekniklerini etkin kullandı.

  3. Finansal işlemleri tek platformda toplama: Satış, ödeme ve e-fatura gibi operasyonlar için birden fazla cihaz veya yazılım yerine tek bir entegre çözüm kullanarak maliyet avantajı sağladı.

Bu KOBİ örneği, dış kaynak kullanımının yalnızca büyük şirketler için değil, küçük işletmeler için de önemli bir maliyet düşürme stratejisi olabileceğini gösteriyor. Özellikle veritabanı yönetiminde uzmanlaşmış dış kaynak sağlayıcılarla çalışarak, işletme hem maliyetlerini düşürdü hem de çekirdek faaliyetlerine odaklanma fırsatı buldu.

Sonuç olarak, bu vaka çalışmaları müşteri veritabanı outsourcing’in finans, perakende ve KOBİ sektörlerinde sağladığı somut maliyet düşürme avantajlarını gösteriyor. Doğru stratejilerle, şirketlerin veritabanı yönetim maliyetlerini %65’e varan oranlarda düşürmeleri mümkün.

İngiltere’de Veritabanı Outsourcing’de Yasal Uyumluluk

Yasal düzenlemeler, veritabanı outsourcing kararlarında giderek daha kritik bir rol oynuyor. İngiltere’de veri yönetimi ile ilgili yasal çerçeveyi anlamak, hem maliyet avantajı sağlamak hem de olası cezalardan kaçınmak için şart.

GDPR ve veri koruma düzenlemeleri

Genel Veri Koruma Yönetmeliği (GDPR), İngiltere’de iş sürekliliği için sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda artan gizlilik endişelerinin bir yansımasıdır [10]. Bu düzenleme, Avrupa dışında faaliyet gösteren fakat Avrupalı müşteri verilerini işleyen şirketleri de kapsamaktadır.

GDPR’ın temel ilkeleri arasında verilerin yasal, adil ve şeffaf bir şekilde işlenmesi, belirli amaçlar için sınırlı veri toplanması, doğruluk, depolama sınırlaması ve veri bütünlüğü bulunur [10]. Outsourcing süreçlerinde bu ilkeler, hizmet sağlayıcılarla yapılan sözleşmelerde açıkça belirtilmelidir.

Bununla birlikte, veritabanı outsourcing’i GDPR açısından çeşitli zorluklar yaratır. Üçüncü taraf sağlayıcılarla veri güvenliği ve gizliliğini sağlamak, veri aktarım kısıtlamalarına uymak ve tüm outsourcing zinciri boyunca hesap verebilirliği sürdürmek bunların başında gelir [10].

Brexit sonrası değişen yasal çerçeve

Brexit sonrasında, 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren İngiltere, AB GDPR’ını temel alan kendi versiyonunu (UK GDPR) uygulamaya koydu [11]. Artık İngiltere merkezli kuruluşlar tarafından işlenen AB kişisel verileri için hem AB GDPR hem de UK GDPR geçerlidir [11].

Avrupa Komisyonu Haziran 2021’de İngiltere’ye “yeterlilik” (adequacy) kararı verdi, böylece ek güvenlik önlemleri olmadan veri akışı mümkün hale geldi [11]. Ancak İngiltere, kendisini AB GDPR’dan uzaklaştıran veri koruma yasalarını yürürlüğe koyarsa, bu karar geri çekilebilir.

Özellikle dikkat edilmesi gereken bir değişiklik, Bilgi Komisyonu Ofisi’nin (ICO) artık tüm İngiliz şirketleri için Baş Denetim Otoritesi olmamasıdır [11]. Ayrıca, AB/AEA veri öznelerinden verileri işleyen ve bu bölgede ofisi olmayan işletmeler bir temsilci atamalıdır [12].

Uyumluluk maliyetlerini yönetme

GDPR ihlalleri, şirketleri küresel cirolarının %4’üne varan (yaklaşık 17 milyon sterlin) para cezalarıyla karşı karşıya bırakabilir [11]. Bu nedenle uyumluluk maliyetleri, potansiyel ceza risklerine karşı bir sigorta olarak görülmelidir.

Uyumluluk maliyetlerini yönetmek için şirketler:

  • AB/AEB’ye ve AB’den gelen veri akışlarını haritalandırmalı

  • Gerekirse bir AB temsilcisi atamalı

  • Mevcut sözleşmeleri güncellemeli

  • Uluslararası veri aktarım anlaşmaları (IDTA) uygulamalı [11]

Brexit sonrası dönemde, özellikle UK B2B leads database yönetiminde, uyumluluk maliyetleri kısa vadede artsa da, uzun vadede güvenlik risklerinin azaltılması açısından avantaj sağlayabilir.

Sonuç

Müşteri veritabanı outsourcing süreçleri, İngiltere pazarında faaliyet gösteren şirketler için stratejik bir öncelik haline geldi. Doğru stratejiler ve uygulamalarla %60’a varan maliyet tasarrufu sağlamak mümkün. Brexit sonrası dönemde yasal düzenlemelere uyum ve teknolojik dönüşüm, outsourcing kararlarını şekillendiren temel faktörler olarak öne çıkıyor.

Başarılı vaka çalışmaları, finans sektöründen perakendeye ve KOBİ’lere kadar farklı ölçekteki şirketlerin veritabanı outsourcing ile somut kazanımlar elde ettiğini gösteriyor. GDPR ve UK GDPR uyumluluğu, kısa vadede ek maliyetler getirse de uzun vadede veri güvenliği ve müşteri güveni açısından değer yaratıyor.

Şirketler, tedarikçi seçiminden hizmet kapsamının optimizasyonuna, hibrit çözümlerden otomasyon entegrasyonuna kadar geniş bir yelpazede maliyet düşürme stratejilerini değerlendirmeli. Böylece rekabet avantajı sağlarken operasyonel verimliliği de artırabilirler.

2025’e doğru ilerlerken, veritabanı yönetiminde dış kaynak kullanımı, sadece maliyet tasarrufu değil, aynı zamanda dijital dönüşüm ve müşteri odaklı büyüme için kritik bir araç olmaya devam edecek.

14%
portion of total synergy savings derived from IT consolidation