Her yıl binlerce girişimci İngiltere şirket kurulumu hayaliyle yola çıkıyor, ancak bu girişimlerin yaklaşık %60’ı ilk üç yıl içinde başarısız oluyor. Bu başarısızlık oranı, özellikle yabancı girişimciler için daha da yüksek seviyelere ulaşabiliyor.
Bununla birlikte, İngiltere hala Avrupa’nın en büyük iş merkezlerinden biri olmaya devam ediyor ve doğru stratejilerle başarı şansı oldukça yüksek. Brexit sonrası değişen düzenlemeler, pazar dinamikleri ve dijital dönüşüm gereklilikleri, 2025 yılında şirket kurma sürecini daha da karmaşık hale getiriyor.
Bu makalede, İngiltere’de şirket kurulumunda yaşanan başlıca başarısızlık nedenlerini inceleyecek ve 2025 yılı için kritik başarı faktörlerini detaylı olarak ele alacağız. Yasal uyumdan finansal planlamaya, pazar stratejilerinden operasyonel zorluklara kadar tüm önemli konuları kapsamlı bir şekilde değerlendireceğiz.
Yasal Uyum ve Düzenleme Hataları
İngiltere’de şirket kurmanın en büyük zorluklarından biri yasal düzenlemelere uyum sağlamaktır. Pek çok yabancı girişimci, özellikle Türk yatırımcılar, prosedürleri tam olarak anlayamadıkları için daha işin başında tökezliyor. Bu bölümde, yasal uyum ve düzenleme hatalarının başarısızlıktaki rolünü inceleyeceğiz.
Brexit sonrası değişen düzenlemeler
Brexit, 30 Ocak 2020 tarihinde İngiltere’nin resmen Avrupa Birliği’nden ayrılmasıyla iş dünyasında yeni bir dönem başlattı. Bu süreç, yabancı yatırımcıları doğrudan etkileyen önemli değişikliklere yol açtı. Öncelikle, Brexit sonrası Avrupa pazarına erişim eskisine göre çok daha zorlaşmış durumda. Uzmanlar, bu durumun uzun vadede İngiltere’deki şirketleri olumsuz yönde etkileyeceğini belirtiyor.
Öte yandan, Brexit sonrası İngiltere hükümeti, yabancı yatırımcıları çekmek için şirket kurma süreçlerini bazı açılardan kolaylaştırmış ve ticari avantajlar sunmuştur. Ancak bu durum, yasal prosedürlerin tamamen basitleştiği anlamına gelmiyor. Bilakis, eski sistemde geçerli olan bazı ayrıcalıklar artık bulunmuyor.
Geçmiş yıllarda Türk vatandaşları, Ankara Anlaşması kapsamında İngiltere’de kolayca şirket kurabilirken, Brexit sonrası bu imkan ortadan kalktı. Halihazırda bu vizeye sahip olanların gereklilikleri sağlaması durumunda vize uzatma hakları korunurken, yeni başvurular artık bu kapsamda değerlendirilmiyor.
Belgelendirme ve dosyalama eksiklikleri
İngiltere’de şirket kurulumu sürecinde belgelendirme hataları en sık rastlanan sorunların başında geliyor. Şirket kurmak için gereken temel belgeler arasında şunlar bulunur:
Şirket Adı (daha önce kullanılmamış olmalı)
SIC Kodu (şirketin faaliyet alanını belirten kod)
Şirketin Resmi Kayıt Adresi (İngiltere’de kayıtlı bir adres zorunludur)
Şirket Yöneticileri (en az bir yönetici olmalı)
Şirket Sahipleri ve Hisse Oranları
Memorandum of Association (şirketin temel bilgilerini içeren belge)
Articles of Association (şirketin iç düzenlemelerini belirleyen belge)
Companies House Formları
Bununla birlikte, birçok girişimci belgelerdeki eksiklikler veya yanlışlıklar nedeniyle sorun yaşıyor. Yıllık hesapların Gelir ve Şirketler Dairesi’ne düzenli olarak sunulmaması da sık karşılaşılan bir hatadır. Bunun yanı sıra, Türkiye’de kurulu bir şirketin İngiltere’de şube açması durumunda, BR1 Formu ve ilgili diğer belgelerin şube kuruluş tarihinden itibaren 1 ay içerisinde Companies House’a iletilmesi gerekir.
Vize ve göçmenlik sorunları
Brexit sonrası dönemde İngiltere’de şirket kurmanın en önemli engellerinden biri vize ve göçmenlik sorunlarıdır. Türk vatandaşlarının İngiltere’de şirket kurabilmek için artık yatırımcı vizesi alması zorunlu hale gelmiştir. Ayrıca, Avrupa dışından yetenekli iş gücü çekmek, çalışma vizesi gerekliliği nedeniyle daha da zorlaşmıştır.
Günümüzde İngiltere’de iş kurmak için başvurulabilecek başlıca vize türleri şunlardır:
Yeni İş Kurma Vizesi (Start-up Visa): İngiltere’de yeni bir iş kurmak isteyen girişimcilere 2 yıl oturum hakkı tanır. Bu vize için iş fikrinin yetkili kurumlarca onaylanması gerekir. Bu vizede B1 seviyesinde İngilizce dil yeterliliği aranır.
Yenilikçilik Vizesi (Innovator Visa): İlk etapta 3 yıl oturum hakkı tanıyan ve uzatılabilen bir vize türüdür. En az 50.000 Sterlin yatırım yapılması ve iş planının onaylanması gerekir.
Yatırımcı Vizesi (Tier 1): Bu vizeye başvurabilmek için başvuru sahibinin veya eşinin 2 milyon Sterlin değerinde sermayeye sahip olması gerekmektedir. Yatırım miktarına göre 2-5 yıl içinde kalıcı oturuma başvurma hakkı tanır.
Sonuç olarak, İngiltere’de şirket kurma sürecinde yasal uyum, doğru belgelendirme ve vize konularında yaşanan sorunlar, girişimlerin başarısızlığında önemli rol oynamaktadır. Bu zorlukları aşmak için profesyonel destek almak, iş planını detaylı oluşturmak ve güncel düzenlemeleri takip etmek büyük önem taşır.
Finansal Planlama ve Yönetim Başarısızlıkları
Finansal planlama eksikliği, İngiltere’de şirket kuran Türk girişimcilerin karşılaştığı en kritik başarısızlık nedenlerinden biridir. Sağlam bir finansal yapı olmadan kurulan işletmeler, genellikle ilk yıllarında ciddi zorluklar yaşamakta ve çoğu zaman faaliyetlerini sürdürememektedir.
Yetersiz sermaye ve nakit akışı sorunları
İngiltere’de limited şirket kurmak için yasal olarak sadece 1 pound sermaye gerekiyor olsa da, bu miktar gerçek iş ihtiyaçları için kesinlikle yetersizdir. Finansal bağlamda yetersiz sermaye, aşırı derecede kısa vadeli borçlanma ve bütçe kontrolündeki yetersizlikler, işletmelerin başarısızlığını etkileyen en önemli içsel nedenlerdir.
İşletmelerin nakit akışını etkin yönetememesi, beklenmedik mali krizlerde ayakta kalamamalarına neden olmaktadır. Özellikle 2023 yılında İngiltere’deki küçük işletmeler, yüksek enflasyon ve yaklaşan resesyon tehdidi nedeniyle finansman bulmakta zorlanmaktadır.
İngiliz Merkez Bankası’nın araştırmasına göre, yıllık cirosu 1 milyon sterlinin altında olan küçük işletmelere verilen kredi arzı 2023’ün son çeyreğinde %10,9 oranında düşmüştür. Bu durumda bazı şirket sahipleri, kişisel servetlerinin bir kısmını işletmeleri için kullanmak zorunda kalmaktadır.
Vergi planlaması hataları
İngiltere’de vergi sistemi karmaşık olup, pek çok girişimci bu konuda yeterli bilgiye sahip olmadan iş kurmaktadır. Kurumlar vergisi oranı %19 olarak uygulanmakta, gelir vergisi ise kazanç miktarına göre %20, %40 ve %45 olarak kademeli şekilde artmaktadır.
Ayrıca, İngiltere’de yıllık geliri 85.000 pound’u aşan şirketlerin KDV (standart oran %20) kaydı yaptırması zorunludur. Bununla birlikte, birçok girişimci aşağıdaki vergi hatalarını yapmaktadır:
Doğru şirket yapısını seçmemek (LTD, PLC, LLP farklı vergi yükümlülüklerine sahiptir)
Düzenli muhasebe sistemi kurmamak
Vergi indirimleri ve teşviklerden yararlanmamak
Çifte vergilendirme anlaşmasından haberdar olmamak
Türkiye-İngiltere arasındaki Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması 1988 yılından beri yürürlüktedir ve temelde kazancın doğduğu yerde vergilendirilmesi esasına dayanmaktadır. Dolayısıyla, Türkiye’den atanan personel için çalışma süre ve statüsüne bağlı olarak vergiler Türkiye’de ödenebilmektedir.
Yabancı girişimciler için bankacılık zorlukları
İngiltere’de banka hesabı açmak, Türkiye’dekinin aksine oldukça zorlu bir süreçtir. Şirket kurmak için ticari bir banka hesabı açılması şarttır, ancak yabancı girişimciler için bu süreç aylarca sürebilmektedir.
Bankalar genellikle hesap açılışı için şu evrakları talep etmektedir:
İngiltere’de ikamet edildiğini gösteren elektrik, su vb. faturalar
Türkiye’deki adresi belirten banka ekstresi
Öğrenci ise, eğitim süresini gösteren belge
Sınırlı kredi geçmişi, Birleşik Krallık’a yeni gelen girişimcilerin krediye erişimini engellemektedir. Yenilikçi Kurucu vizesi için başvuracak kişilerin en az 28 gün boyunca banka hesaplarında asgari 1.270 pound bulundurmaları gerekmektedir, ancak bu tutar bir iş fikrini hayata geçirmek ve İngiltere’de rahat yaşamak için yeterli değildir.
Limited şirket yapısının sağladığı avantajlardan biri, tüzel kişiliği sayesinde ticari kredi ve yatırım sağlamanın daha kolay olmasıdır. Öte yandan, şirketlerin vergi ve finans yönetiminde profesyonel muhasebeci veya danışmanla çalışmaları, süreçlerin doğru yönetilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, İngiltere’de şirket kurma sürecinde başarısızlığı önlemek için sağlam bir finansal planlama yapmak, vergi sistemini anlamak ve bankacılık süreçlerine hazırlıklı olmak hayati önem taşımaktadır.
Pazar Giriş Stratejisi Hataları
İngiltere pazarına giriş yapmak isteyen Türk girişimciler genellikle strateji hatalarıyla karşı karşıya kalır. Doğru bir pazar giriş stratejisi olmadan İngiltere’de şirket kurulumu yapmak, kaynak israfına ve başarısızlığa neden olabilir.
Yetersiz pazar araştırması
Pazara “içgüdülerle” girmek, İngiltere’de iş kuran Türk girişimcilerin en sık yaptığı hatadır. Birçok girişimci, hedef kitlesini ve pazar dinamiklerini anlamadan yatırım yapmaktadır. Oysa başarılı bir pazar araştırması şunları içermelidir:
Hedef kitlenin demografik özellikleri ve tüketici davranışları
Rekabet analizi ve rakiplerin fiyatlandırma stratejileri
Ürün için en uygun satış kanalları (Amazon, eBay, Shopify vb.)
İngiltere pazarında rekabet oldukça yoğundur ve Birleşik Krallık dünyanın en büyük, zengin ve yüksek kalite beklentisi olan pazarlarından biridir. Bu nedenle, tüm dünyadan firmalar burada faaliyet göstermektedir. Bu kozmopolit yapı nedeniyle, iş ilişkisi kurulurken görüşülen firmaların güvenilirliğinin araştırılması ve ticari riski düşürecek yöntemlerle çalışılması büyük önem taşır.
Kültürel uyumsuzluklar
İngiliz iş kültürünü anlamadan yapılan girişimler genellikle başarısız olmaktadır. İngiliz iş kültüründe zamanlamaya ve planlamaya büyük önem verilir. Randevular uzun zaman öncesinden belirlenir ve son dakika toplantı talepleri veya habersiz ziyaretler hoş karşılanmaz. Toplantılara tam zamanında ve hazırlıklı gelmek, İngiliz iş dünyasında temel beklentidir.
Bununla birlikte, İngiliz iş kültüründe profesyonellik ve nezaket çok büyük önem taşır. İş ilişkilerinde karşılıklı saygı temel alınır ve hiyerarşik yapıya saygı duyulur. Yazılı iletişimde açık, net ve profesyonel bir dil kullanmak, yanlış anlaşılmaları önler ve iş süreçlerini hızlandırır.
Öte yandan, İngiliz tüketiciler müşteri hizmetlerine büyük önem verir. Sorulara hızlı yanıt vermek ve şikayetleri çözümlemek müşteri memnuniyetini artırır. Ayrıca, İngiliz işletme kültüründe iş ve özel hayat dengesi büyük önem taşır.
Yanlış fiyatlandırma stratejileri
İngiltere pazarı fiyat rekabetinin oldukça yoğun olduğu bir pazardır. Bu nedenle, doğru fiyatlandırma stratejisi geliştirmek hayati önem taşır. Türk girişimciler genellikle İngiltere’deki maliyetleri ve rekabet ortamını yeterince analiz etmeden fiyatlandırma yaptıkları için zorluklarla karşılaşmaktadır.
İngiliz tüketiciler genellikle fiyat hassasiyetine sahiptir ancak kaliteyi de ön planda tutarlar. Dolayısıyla, sadece düşük fiyat stratejisi her zaman işe yaramaz. Rekabetçi ancak kârlı bir fiyatlandırma için rakiplerin fiyatlarını incelemek ve tüketici beklentilerini anlamak gerekir.
Ayrıca, nakit kullanımı son 10 yılda hızla azalırken banka kartı ile ödeme artmıştır. En fazla ödeme işlemi banka kartı ile yapılmaktadır. Bunu sırasıyla nakit ödeme, ödeme talimatı, banka ödemeleri ve kredi kartları takip etmektedir. Temassız kart ödemeleri de önemli oranda artış göstermektedir.
Dijital varlık eksikliği
Birleşik Krallık, güçlü bir girişimcilik kültürünü bünyesinde barındırdığından, binlerce teknoloji girişimiyle dünyanın en büyük teknoloji ekosistemlerinden birine sahiptir. Dijital varlık eksikliği, İngiltere pazarına girmek isteyen şirketler için ciddi bir dezavantaj oluşturmaktadır.
İngiltere, FinTech için Avrupa’daki en çekici destinasyon olmaya devam etmekte ve yapay zeka kullanan bir ekonomi yaratmak için çaba göstermektedir. Eylül 2021’de Ulusal Yapay Zeka Stratejisi yayımlanmıştır ve İngiltere’deki şirketlerin yapay zeka ile ilgili gelirlerinin 2022’de 10 milyar İngiliz Sterlini’ni aşacağı tahmin edilmektedir.
Dijital altyapı eksikliği olan şirketler, bu dinamik pazarda rekabet etmekte zorlanmaktadır. İngiltere’de profesyonel bir dijital varlık oluşturmak, Google ve Meta gibi platformlarda doğru konumlandırma yapmak ve İngiltere’de kullanılan diğer sosyal ağlar ile bu konumlandırmayı desteklemek başarı için kritik önem taşır.
Özellikle e-ticaret yapacak işletmeler için, ambalaj tasarımı ve ürün sunumu çok önemlidir. Ürün ne kadar iyi olursa olsun, kaliteli ve albenili bir ambalajı yoksa, katma değerli olarak satılması günümüzde neredeyse imkansızdır.
Operasyonel ve Lojistik Zorluklar
İngiltere’de şirket kurmanın bir diğer önemli boyutu, operasyonel süreçleri verimli yönetmektir. Özellikle Brexit sonrası dönemde, birçok Türk girişimci lojistik ve operasyonel zorluklarla karşılaşmaktadır. Bu zorlukları anlamak ve çözüm stratejileri geliştirmek, uzun vadeli başarı için hayati önem taşır.
Tedarik zinciri kesintileri
Brexit sonrası İngiltere’deki şirketler, tedarik zincirinde önemli kesintiler yaşamaktadır. Yeni ticaret kuralları, gümrük beyannameleri, menşe kuralları denetimi ve ürün güvenliği sertifikaları gibi yeni bürokratik işlemler, mal teslimatlarında gecikmelere yol açmaktadır.
Bununla birlikte, COVID-19 salgınının etkileri de tedarik zinciri sorunlarını derinleştirmiştir. Konteyner sıkıntısı ve boşaltma kapasitesinin yetersiz kalması, özellikle uluslararası ticarette faaliyet gösteren şirketleri olumsuz etkilemektedir. Bu durum, İngiltere’de iş yapan şirketlerin lojistik maliyetlerinde artışa neden olmaktadır.
Dolayısıyla, İngiltere’de başarılı olmak isteyen şirketlerin alternatif tedarik kanalları geliştirmesi ve esnek bir tedarik zinciri ağı kurması gerekmektedir. Teknoloji entegrasyonu sayesinde tedarik zinciri ağları daha esnek hale gelmekte ve alternatif tedarikçi ve dağıtım yolları hızla devreye sokulabilmektedir.
Personel ve yetenek edinme zorlukları
İngiltere’de iş gücü bulma, özellikle Brexit sonrası dönemde zorlaşmıştır. İngiltere’ye başka bir ülkeden gelip çalışabilmek için oturma ve çalışma izni gerekmektedir. Bu vizeyi almak için en yaygın yol, vizeyi sağlayacak dokümanları temin edecek bir şirketten teklif almaktır.
Öte yandan, İngiltere’de yaklaşık 8 milyon istihdam, yapay zeka nedeniyle risk altındadır. Özellikle veri tabanı yönetimi, sekreterlik, müşteri hizmetleri ve idari işler gibi pozisyonlar yapay zekadan en çok etkilenen alanlar arasındadır. Bu durumda, şirketlerin doğru yetenekleri bulması ve elde tutması giderek zorlaşmaktadır.
Ayrıca, Türk girişimciler için personel bulma konusunda aşağıdaki zorluklar öne çıkmaktadır:
En az B1 seviyesinde İngilizce bilgisi gerekliliği
Yıllık en az 20-25 bin GBP teklif sunma zorunluluğu
Bazı mesleklerde Türkiye’den alınan diplomaların denkliğini almanın zorluğu
Teknoloji entegrasyonu sorunları
IDC’nin tahminlerine göre, 2023 itibarıyla tedarik zinciri için yapılan teknoloji harcamaları dünya çapında 500 milyar dolara ulaşacaktır. Buna rağmen, birçok şirket teknoloji entegrasyonu konusunda sorunlar yaşamaktadır.
İngiltere dijital teknoloji sektörü 184 milyar poundluk bir büyüklüğe sahiptir ve ülkenin genel büyüme oranından 2.6 kat daha hızlı büyümektedir. Dolayısıyla, bu dinamik pazarda rekabet edebilmek için şirketlerin teknolojik altyapılarını güçlendirmeleri gerekmektedir.
Deloitte’un araştırmasına göre, büyük veri ve analitik teknolojileri, tedarik zinciri karar verme süreçlerinde %36 oranında iyileşme sağlayabilmektedir. Gerçek zamanlı veri analizi sayesinde, işletmeler stokları daha doğru tahmin edebilir, fazla stok maliyetlerini azaltabilir ve talebe daha iyi yanıt verebilirler.
Sonuç olarak, İngiltere’de başarılı bir şirket kurmak ve sürdürülebilir bir büyüme sağlamak için operasyonel ve lojistik zorlukların üstesinden gelmek şarttır. Brexit sonrası dönemde değişen düzenlemelere uyum sağlamak, doğru insan kaynağına ulaşmak ve teknoloji entegrasyonunu başarıyla gerçekleştirmek, rekabet avantajı elde etmenin temel unsurlarıdır.
2025 İçin Kritik Başarı Faktörleri
2025 yılında İngiltere’de başarılı bir şirket kurulumu, belirli kritik faktörlere odaklanmayı gerektiriyor. Gelecek yıllar, yalnızca zorlukları değil, doğru stratejilerle yakalanabilecek önemli fırsatları da beraberinde getiriyor.
Dijital-öncelikli yaklaşım gereklilikleri
2025 itibarıyla İngiltere’deki şirket kurulum süreçleri tamamen dijitalleşmiş ve çok daha hızlı hale gelmiştir. Dolayısıyla, girişimcilerin dijital stratejilerine öncelik vermeleri şarttır. İngiltere’nin dijital teknoloji sektörü 184 milyar poundluk bir büyüklüğe sahiptir ve ülkenin genel büyüme oranından 2.6 kat daha hızlı büyümektedir. Bu rekabetçi ortamda ayakta kalabilmek için:
E-ticaret altyapısı ve PayPal, Stripe gibi dijital ödeme platformlarıyla entegrasyon
Müşteri deneyimini iyileştiren yapay zeka çözümleri
Mobil uygulamalar ve sanal gerçeklik deneyimleri
Yerel ortaklıklar ve ağlar kurma
İngiltere pazarında başarı için yerel ortaklıklar kurmak kritik öneme sahiptir. Belirli bir sektörde faaliyet gösteriyorsanız, o sektöre özgü iş ağlarına katılmak sizi rakiplerinizden bir adım öne taşıyabilir. Bu ağlar yoluyla sektör trendlerini takip edebilir, potansiyel müşteri ve iş ortaklarıyla tanışabilirsiniz. Ayrıca, vergi ve muhasebe işlemleriniz için deneyimli, sertifikalı bir İngiliz muhasebeciyle çalışmak büyük önem taşır.
İngiliz iş kültürüne uyum sağlama
Kültürel uyum, yurtdışında başarının temel taşıdır. Accenture’ın yaptığı bir çalışmaya göre farklı kültürleri öğrenerek bir ülkede iş yapmak, verimliliği yüzde 30 artırıyor. Bu bağlamda, İngiliz iş kültürünü öğrenmek ve benimsemek için oryantasyon eğitimleri düzenlemek faydalıdır. Kültürel alışkanlıklarınızı sürdürürken İngiliz kültürünü anlamaya çalışmanız uyum sürecinizi hızlandıracaktır.
Sürdürülebilirlik ve ESG faktörleri
2025’te İngiltere’de şirket kurmanın en önemli faktörlerinden biri sürdürülebilirlik ve ESG (Çevresel, Sosyal ve Yönetişim) kriterlerine uyumdur. Birleşik Krallık, sürdürülebilirlik raporlamalarını yatırım kararlarında önemli bir faktör haline getirmiştir. ESG uygulamaları şirketlere marka değeri, itibar kazanımı, maliyet tasarrufu ve sermayeye erişimin kolaylaşması gibi birçok avantaj sağlar. İngiltere’de yeşil enerji sektörü, özellikle rüzgar enerjisi alanında 2020 itibarıyla dünya genelindeki kurulumların %50’sini oluşturmaktadır. Bu nedenle, sürdürülebilirlik odaklı bir yaklaşım benimsemek, geleceğin başarılı şirketleri için vazgeçilmezdir.
Sonuç
İngiltere’de şirket kurma süreci, özellikle yabancı girişimciler için karmaşık ve zorlu bir yolculuktur. Brexit sonrası değişen düzenlemeler, dijital dönüşüm gereklilikleri ve pazar dinamikleri, başarılı bir şirket kurulumu için kapsamlı bir hazırlık gerektirmektedir.
Başarılı bir İngiltere şirket kurulumu için yasal uyum, finansal planlama, pazar araştırması ve operasyonel süreçlerin titizlikle yönetilmesi şarttır. Özellikle 2025 yılında dijital-öncelikli yaklaşım, yerel ortaklıklar ve sürdürülebilirlik odaklı stratejiler, rekabet avantajı sağlamanın temel unsurları olacaktır.
Bununla birlikte, İngiliz iş kültürünü anlamak ve benimsemek, uzun vadeli başarı için kritik önem taşır. Doğru danışmanlık desteği almak, güncel düzenlemeleri takip etmek ve teknolojik altyapıyı güçlendirmek, başarısızlık riskini önemli ölçüde azaltacaktır.
Dolayısıyla, İngiltere’de şirket kurmayı planlayan girişimcilerin, detaylı bir iş planı hazırlaması, yeterli sermaye yapısı oluşturması ve profesyonel destek alması, başarılı bir başlangıç için temel gerekliliklerdir. Pazarın sunduğu fırsatları değerlendirmek ve riskleri doğru yönetmek, sürdürülebilir büyümenin anahtarıdır.